Bizim Kuşağın Halleri-2
Duygusallıklar mevsimler gibi değişkendi. Bizim kuşağın içinde bulunduğu dönemin özelliğinin gereği olarak mevsimsel yaşadı duygularını, bunu ifade etmek için şarkılarda sevgisini belirtirken keza şarkılarda ayrılıklar olurdu. Sevgiliye yazılan mektuplar renkli kâğıtlara yazılırdı hem de kendi el yazılarıyla. Şimdikiler gibi ne mesaj ne cep telefonu ne pc ne internet vardı. Her şey orijinaldi. Bazen sevgiliye olan özlem ve hasretin belirtileri üzerine gözyaşı dökülmüş izlerle aşk mektupları, hasret dolu asker mektupları ya lavanta ya da gül kokulu olurdu, duygu dolu, gözyaşlarıyla ıslanmış, içinde bir tutam saç, bir küçük el izi, dudak izi taşıyan mektuplar... Bunlar antik tarih oldu, kalmadı hiç örneği…
***
Bu satırlarda anlatılacak o kadar çok şey vardı ki biri çıkıp ‘benim kuşağım neydi ne değildi’ diye ucu açık bir soru da sorabilir. Bunun için çok şey yazılabilir. Her zaman anılacak, konuşulacak, anlatılacak, romanlara konu olacak çok renkli hayatların sahibiydiler. Onlar çok özel gençlerdi. Övünmek gibi olmasın ama söylemeliyim ki o yıllarda efsane olan bizim kuşak iyi ki vardı. Bütün yoksulluğa, fukaralığa, imkânsızlığa, olumsuzluklara rağmen çok başarılı bir nesildi. Onlar her şart ve durumda az ya da çok mutlu bir çocukluk, sevda yükü ağır duygulu gençlik yaşadılar.
Bu efsane kuşak hiç eğilmedi, kırıldı ama hep dik durdu, umutsuzluğa kapılıp tükenmedi, her dönemde var oldular. Onlar 40-50’lı yıllarda çocuktu, 60-70’li yıllarda gençti, 80’li yıllarda darbeleri, 90'lı yıllarda ağır ekonomik krizleri yaşadılar. 2000'li yıllarda yine varlar ve bugün tekrar bir kez daha ekonomik krizi yaşıyorlar. Onların hayatlarında yaşanmış üç asır vardır. En zor dönemleri, örgütlü cehaletin, örgütlü kötülüğün egemen olduğu anki zaman dilimi oldu, onun için çok üzgünler şimdi!
***
Bizim kuşak, üç asrı bir ömre sığdırarak birlikte yaşadı; ortaçağın yokluk ve yoksulluğunu çocukluklarında, gençlik yıllarında yeniçağı, olgun yaşlarında bilgi ve ileri teknoloji çağını yaşadılar. Hiç kimseye yani hiçbir kuşağa nasip olmayan bir ayrıcalıktır bu durum. Şimdi artık uzay çağının da ötesinde 22. Asrı yaşıyorlar. Bu bilgi çağında herkesin cebinde taşıdığı kredi kartı, bilgisayar, internet, cep telefonu, süper market, mp 3 çalar, dizüstüler, tabletler, plâzmalar var. Süper kişilik ve üstün zekâlarıyla bu yeniliklere de ayak uydurdular. Örneğin moda bir haberle; 65 yaş üstü yaş almış ihtiyar delikanlılar ve genç kızlar “internet kurdu oldular” manşetle gazete haberlerine konu oldular.
***
Hiçbir insan sevgilisine o kokulu, duygu dolu uzun mektuplar yazmıyor artık! Aslında öyle aşklar da yok! Yontulmuş duygular, sembollere yüklenmiş sevgiler önden gidiyor. Günümüz gençlerinin iletilerinde çok farklı bir “dil” kullanılıyor artık! Öne çıkan, sembolleşen kısaltmalar kelimeleri temsil ediyor, bazen de cümleleri hatta sayfalar dolusu mektupların yerine kullanıldığı bile oluyor bu semboller. Örneğin; ''nbr'', ''by'', "slm'' kısaltmalarında olduğu gibi... Bu yeni iletişim dili özellikle mobil telefonlarında kısa mesaj olarak öne çıkıyor.
(devam edecek)