Bugun...


YAZAR : ALİ OĞUZ

facebook-paylas
KAÇALI AZİZ
Tarih: 27-05-2024 16:02:00 Güncelleme: 27-05-2024 16:02:00


Babası Arzuman ve amcası Mehmet, Taş Mahalle'de dünyaya geldiler. Evleri Taş Mahallenin Kacaran bölgesinin tepeye yakın eviydi. Anne ve babalarının erken yaşta vefat etmeleri nedeniyle Kaçalı Arzuman ve Mehmet burada zor koşullarda büyüdüler. Delikanlılık çağına geldiklerinde Arzuman, komşusu Mılla İsmail’in kızı Mayre (Meryem) ile evlendi. Kardeşi Mehmet ise Mısto’nun kızı (Çolak İsmail’in kız kardeşi) ile evlendi. Arzuman evlendikten bir yıl sonra doğan oğlunun adını Aziz koydu ve oğlu dünyaya geldikten bir hafta sonra ailesini kardeşi Mehmet’te bırakarak askere gitti ve askerde şehit oldu. Arzuman'ın kardeşi Mehmet de evlendikten sonra doğan kızının adını Sultan olarak isimlendirdi. O da kardeşi Arzuman gibi kızı doğduktan bir ay sonra eşini ve çocuğunu arkasında bırakarak askere gitti ve kardeşi gibi o da şehit oldu.

 

Yokluklarla eşlerini bekleyen iki elti, kocalarının dönmesini sabırsızlıkla beklerken peş peşe gelen ölüm haberleriyle yıkılıp perişan oldular. Arzuman'ın eşi Meryem yeni askerden dönen Gumo İbrahim ve Sultanın oğlu Gumo Mehmet'le evlenerek oğlu Aziz’i yanına aldı. Meryem Mehmet'le yaptığı ikinci evliliğinde de peş peşe çocuklar doğurdu ve doğan çocuklarından beşi yaşama tutundu. Bir süre Sonra Kaçalı Mehmet’tin eşi de bir başkasıyla evlendi ve kızı sultanı yanına aldı. İki eltinin evlenip kocalarının yanına gitmelerinden sonra Kaçalıların ocakları tütmez oldu. İki amca çocuğu Aziz ile Sultan’ın anneleri evlenip yeni kardeşleri dünyaya gelince üvey evlat olarak büyüdüler. Çocukluk dönemlerinde her fırsatta buluşup hasret gideren iki amca çocuğu büyüyüp evlilik çağına geldiklerinde birbirleriyle evlenip bir yuva kurmayı planlamaya başladılar. Fakat işler düşündükleri şekilde gelişmedi.

 

Bir Ağustos günü köylülerimiz Aşağı mahallede bulunan ocakta toplanıp kurbanlarını kestiler. Kurban etleriyle yemekler pişirip dualar eşliğinde sofralarını kurdular. O anda birinin atını kalabalığın içine sürdüğünü görünce ortalık karıştı. Köyde çobanlık yapan Hıdıroz'lu Şıxo (Şığo), herkesin şaşkın bakışları arasında kalabalığın içine daldı. Atından inerek yemek yiyen kalabalık arasından Sultan’ı kolundan tutarak sürükleyip atın üstüne attıktan sonra kendisi de ata binip geldiği gibi gözden kayboldu. Şığo köylülerin gözü önünde Sultan’ı çekip almış ve gitmişti. Sultan’ın kaçırılması Aziz’in evlilik planlarını bozmuştu. Sultan’ın derdest edilip götürülmesine engel olamayan köylüler kendi beceriksizliklerini örtmek için dedikodulara başladılar. “Şığo’nun köyümüzde çobanlık yaparken Sultan ile anlaştığını” kulaktan kulağa yayılmaya başlandılar. Şığo Sultan’ı kaçırdıktan bir kaç hafta sonra evlendiği Sultan’ı da alarak tekrar köye döndü ve çobanlığa devam etti. O Sultan’ı eş olarak değil, onun sahipsizliğini bildiğinden kendine hizmetçi olarak kaçırıp gitmişti. Köyümüzdeki çobanlığı sürdürürken çevre köylerin de çobanlığını aldı. Kaçırdığı Sultan’ı yalın ayak, üstü başı perişan bir halde sürülerin peşine takarak kadıncağızı perişan etti. Şığo doğan çocuklarına karşı da sorumsuzca yaşamını sürdürmeye devam etmiş, çocuklar büyüdükçe onları da sürülerin peşine takarak çobanlık mesleğini sürdürmüştür.

 

Sultan’ın kaçırılmasından sonra Kaçalı Aziz, Hüseyin’in Kızı (İsmail Kaygusuz’un kız kardeşi) Arzu ile evlendi. Bu evlilikte üçü erkek, üçü kız olmak üzere altı çocukları hayatta kalabildi. Kaçalı Aziz çok değerli bir büyüğümüzdü. İlk oğlu Arzuman doğduktan sonra Seyit İsmail’e (babama) gelerek, “Benim oğlum Arzuman’ın ve bundan sonra doğacak bütün çocuklarımın kirvesi sensin, hiç itiraz istemiyorum!” deyince babamın, “Ben fakir biriyim benim neyime güveniyorsun?” sorusuna, “Biz ailece sizi seviyoruz, bu yetmez mi?” demiş, babam da bu söz üzerine onu kucaklayarak itiraz etmeden kabul eder. Onlar verdikleri sözlerin arkasında durmuş, doğan tüm çocukların kirveliği Seyit İsmail’e verilmiştir.

 

Babam öldükten sonra da en küçük oğlu İsmail’i sünnet ettirirken daha yeni ortaokula başlamış olmama, kirvelik yapacak yaşta olmama rağmen evimize gelerek benim babamı temsil etmem için gösterdiği çaba unutulmaz anılarım arasında yer almıştır. Biz ailece sünnet düğününü giderken hayvanlarımız arasında erkek kuzu ve gıdik (Oğlak) olmadığından bir dişi kuzuyu alıp götürdük. Bizi Yukarı mahallenin girişinde davul ve zurna eşliğinde karşılayan kirvelerimiz bize düğün evine kadar eşlik ettiler. Bir ara benim ve annemin yanına gelip hal hatır soran Arzu kirvem hoş beşten sonra bana sarılarak yaşanmış hazin bir olayı anlattı: “Rahmetli baban İsmail Kivre, Arzuman’ın sünnetine bir tane dişi kuzu getirmişti. Biz onu kesmedik, büyüdü koyun oldu doğurdu. Onun yavruları da büyüyüp doğurmaya başladılar, kocaman bir kom koyunumuz oldu. Burnumuzun dibindeki komdan bir gecede hepsini kaybettik!” Ben araya girerek: “Arzu kirvem eviniz köyün orta yerinde, evinizin çevresi de komşularınızla kapatılmış. Nasıl bir gecede yok oldular?” Arzu kirvem bir ah çektikten sonra: “Bir gün Aziz tarlada su sularken aniden suyun kesilmesi üzerine suyun kesildiği yere gittiğinde, S..... nin suyu kendi arazisine çevirdiğini görmüş, ‘Evladım tarlada su suluyorum, benim işim bitsin ondan sonra istediğin yere çevir suyu’ diye ikaz ettikten sonra suyun yönünü çevirip götürmüş tarlaya. Kısa süre sonra suyun tekrar kesildiğini görünce suyun yönünü değiştireni bulmak üzere gittiğinde S..... nin suyu tekrar arazisine çevirdiğini görünce suyun yönünü tarlasına çevirmiş ve bir köşede beklemeye başlamış. O beklerken S..... tekrar gelerek suyu kendi arazisine çevirmeye çalışırken Aziz onu suçüstü yakalayıp bir tokat atmış ve bir daha kesilirse fena döveceğini söyleyip gitmiş. S..... o akşam gizlice evimizin yanındaki koma gelerek kapısını açmış ve komdaki koyunları önüne katarak ceviz çeşmesine sürmüş ve orada koyunları kesmeye başlamış. O koyunları keserken orada geçmekte olan bir akrabası onu görmüş ve neden böyle bir canavarlığı yaptığını sormuş. S...... ona gördüklerini birilerine anlatırsa kendisini öldüreceği tehdidinde bulunmuş. Akrabası evine döner dönmez komşularından biriyle bize haber gönderdi. Biz haberi alınca koma koştuk, kom boştu. Hemen Ceviz çeşmesine koştuk, koyunların hepsi kesilmiş, daha kimi can çekişiyordu. Biz gece boyunca komşuların da yardımıyla kesilmiş koyunlarımızı yüzdükten sonra Ceviz Çeşmesinden toplayarak eve getirdik. Kahrolası senelerce emek vererek çoğalttığımız hayvanlarımızı bir gecede kesip, biçip atmıştı Ceviz çeşmesine!...”

 

Aziz Kirvem kalabalık ailesinin geçimini zar zor sağlamaya çalışmasına rağmen çobanlık yapan amcasının kızı üç çocuklu Sultan’ın hastalandığını duyduğunda tereddüt etmeden Hıdıroz köyüne giderek onu alıp evine getirdi. Eşi Arzu ile birlikte onun bakımını üstlendiler, bir an olsun ilgilerini esirgemeden ona hizmet ettiler. Aziz kivrem Sultan’ın hastalığı sırasında defalarca Şığo’ya haber gönderdi, fakat o gelmedi. Gelmeyince eşeğine binerek Hıdıroz köyünde ayağına kadar giderek Sultanın sağlığının iyi olmadığını, gelip helallik almasını istedi fakat o rahatını bozup eşinin ziyaretine gelmedi. Sultan vefat ettiğinde onu Arzu ve Aziz Dinçer Kirvem son yolculuğuna uğurladılar. O bir zorba tarafından kaçırılarak götürüldüğü köyündeki, doğduğu topraklara dönmüş eşi ve çocuklarının cenazesine gelmediği köyümüz mezarlığına defnedilmiştir.

 

Köyümüz var olduğu günden bu yana kim bilir niceleri ayrılıp gitti, bizim kuşağa gelinceye kadar... Gidenlerin bir bölümü arkalarında tatlı bir anı bırakmadan sessiz sedasız giderken, kimi de giderken geride bıraktığı güzel anılarla gönüllerden silinmediler. Köy içinde sevilen Arzu ve Aziz kirvelerim de arkalarında güzel anılar bıraktılar. Çocuklarını ve komşularını kırmadan, evlatlarını evlendirdikten sonra 1993 yılında Aziz kirvem ve 1999 yılında da Arzu kirvem vefat ederek son yolculuklarını uğurlandılar. Saygı ve rahmetle anıyorum, ışıklar içinde uyusunlar. Ali Oğuz



Bu yazı 389 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
2496 Okunma
1932 Okunma
1615 Okunma
1363 Okunma
1008 Okunma
862 Okunma
763 Okunma
682 Okunma
644 Okunma
621 Okunma
572 Okunma
502 Okunma
493 Okunma
477 Okunma
445 Okunma
433 Okunma
420 Okunma
394 Okunma
3969 Okunma
3615 Okunma
3526 Okunma
3254 Okunma
2971 Okunma
2496 Okunma
2147 Okunma
2052 Okunma
1932 Okunma
1930 Okunma
1827 Okunma
1615 Okunma
1470 Okunma
1363 Okunma
1250 Okunma
1185 Okunma
1064 Okunma
1053 Okunma
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


HABER ARA
YUKARI