Bugun...


YAZAR : AV.LEVENT BİLGİN

facebook-paylas
KEBAN'DA İZ BIRAKANLAR YUSUF ZİYA PAŞA
Tarih: 19-02-2025 14:09:00 Güncelleme: 19-02-2025 14:09:00


KEBAN'DA İZ BIRAKANLAR

YUSUF ZİYA PAŞA

Şimdiye kadar Keban Gazetesi’nde ilçemizin sözlü kültürünü ve ebediyete intikal etmiş değerlerimizi biyografik anlatım şeklinde yazmaya çalıştım. Kuşkusuz bir ilçenin en önemli değerleri sadece kendi nüfusuna kayıtlı olanlar değildir. Çeşitli nedenlerle ilçemizde yaşayan iz bırakmış şahısları da bir Kebanlı gibi anmak boynumuzun borcudur. Keban; yabancıyı içselleştirme ve kendinden biri gibi görme konusunda Elazığ ilçeleri arasında bir adım öndedir. Bunun değişik sebepleri sayılabilirse de bence tarihteki çoklu etnik yapısı değişik din ve kültürlerden insanların bir arada yaşamasının getirdiği  hoşgörü en önemlisidir.

Para sistemi kıymetli madenlere dayanan Osmanlı Döneminde yeraltı zenginliklerinin işletilmesi ve üretimde aksama olmaması için madenlerin bulunduğu yerlere özgü bir yönetim şekli geliştirilmiştir. Maden Eminliği adı verilen bu sistemde kısmen yargı yetkisi de kullanan Maden Emini ünvanlı yöneticiler genellikle Paşa rütbesini taşıyan ve geniş bir devlet tecrübesine sahip kişiler olmuştur. Bu yöneticilerden ilçede iz bırakan kuşkusuz ki Yusuf Ziya Paşa olmuştur. Yusuf Ziya Paşa ilkin 1768 yılı başında, Beylerbeyi rütbesiyle Keban ve Ergani Madenleri Eminliğine atanan Ispanakçızade Hafız Mustafa Paşa’nın hizmetinde paşanın Enderun Ağası olarak Keban’a gelmiştir. Bu görevi sırasında Ispanakçızade Hafız Mustafa Paşa ile hacca gitmiştir. Muhtemelen hac farizasından döndükten sonra o tarihte ilçede müslim ahalinin ibadet yeri Mir Mehmet Camii’ne iki adet Sakal-ı Şerif getirmiştir. Bu kutsal emanetlerden birini daha sonra 1799 yılında İstanbul Koca Mustafa Paşa’da bulunan eski sadrazamlardan Hekimoğlu Ali Paşa Camisi Vakfına hediye etmiştir. Yusuf Ziya Paşa’nın ilçemize ikinci kez gelişi Maden Emini Yeğen Mehmet Efendi’nin mühürdarlığı göreviyle 1779-1781 yılları arasındadır. Üçüncü kez ilçemize gelişi ise 1782 yılında Maden Emini Yeğen Mehmet Efendi’nin vefatı üzerine muhallefatını tespit memuru göreviyle gelişidir. Dördüncü gelişi ise 1786 yılında Maden Emini göreviyledir. Bu görevi esnasında 1792 yılında Maâdin-i Hümayun Eminliği’ne ilaveten Malatya Sancağı ve Beylerbeyilik rütbesi verilmiştir. 1793 yılında ise bu görevlerine ek olarak Vezirlik rütbesi ve Diyarbekir Valiliği verilmiştir. 1794’te Diyarbekir Eyaleti üzerinden alınarak Erzurum Valiliği ve 1796’da ilaveten Çıldır Valiliği verilmiştir. 1797 yılında kendi isteği üzerine Çıldır Valiliği uhdesinden alınmış ve ilave olarak Trabzon Valiliği ve Canik Muhassıllığı (vergi toplayan) görevleri verilmiştir. 1798 yılında ise Sultan III. Selim’in sadrazamı olarak ilçemizden ayrılmıştır.

Görüldüğü üzere Keban’ı ve Kebanlıları oldukça iyi tanıyan bir Osmanlı Paşasıdır. Maden Eminliği döneminde yıkılma tehlikesi bulunan Mir Mehmet Camisi’nin onarımı için İstanbul’a müracaatta bulunmasına rağmen o dönem yaşana Osmanlı Rus Savaşı’nın getirdiği ekonomik zorluklardan dolayı devlet hazinesinden talep edilen 10.000 kuruş verilememiştir. Padişah buyruğu ile Yusuf Ziya Paşa kendi kesesinden cami ve külliyeyi yaptırmıştır. Masraflarının karşılanması için Ziyaiye Vakfı’nı kurmuş ve bu vakfa da önemli akarlar bağışlamıştır.

Yusuf Ziya Paşa, kendisine verilen görevleri bir ibadet ciddiyetiyle yapan, devletine ve milletine bağlı dürüst, namuslu, idari ve askeri bakımdan üstün yeteneklere sahip bir devlet adamıdır. Daima; devlete karşı gelen ve halka zulmedenlerin karşısında, fakir fukaranın ise yanında olmuştur.Halka hizmeti hakka hizmet kabul etmiştir.  Ayrıca ilim ve sanat erbabını, şair ve edipleri himayesine almış ve bunlardan yardım ve iltifatlarını esirge­memiştir. Görev yaptığı her yerde ilimle, sanatla ve edebiyatla uğraşan kişileri araştırıp bulmuş ve himayesine almıştır. Bunlara bir örnek olarak o zamanın düz yazı ustalarından (münşi) ve şairlerinden Darendeli İz­zet Hasan Efendi’yi himayesine almış, hatta kendi kapu halkına dâhil etmiş ve 15 yıl kadar özel kâtibi olarak kullanmıştır.Yusuf Ziya Paşa’nın kendisi de sanat ve edebiyatla meşgul olmuştur. Diplomalı (İcazet almış) bir hattat olup matematik ve muhasebe tekniğinde de mahirdir. Yusuf Ziya Paşa aynı zamanda güçlü bir düz yazı ustası ve iyi bir şairdir. (1)

Yusuf Ziya Paşa yukarıda saydığımız üstün özelliklerine ilave olarak son derece talihsiz bir kişidir. Yaklaşık 12 yıllık bir zaman dilimi içerisinde 20’li yaşlarda iki kızını Keban’da, oğlu Mehmet Sabit Efendi ve annesi Nefise Hanımı Erzurum’da eşi Ayşe Hanımı ise İstanbul’da kaybetmiştir.

Keban’a bu kadar dokunan adı halen bugün ilçede yaşayan Paşa’ya Kebanlılar vefalarını nasıl göstermişler sorusunu çok sordum. Sonuçta ilçemizde bazı evlerde erkek çocuklarında Mehmet Sabit ismine kız çocuklarında ise Nefise isimlerine rastlanmasının bir tesadüf değil Kebanlıların paşaya duyduğu saygı ve minnettarlığın yansıması olduğu sonucuna vardım. Kendi sülalemde hem Mehmet Sabit hem de Nefise isimlerini taşıyan büyüklerimiz vardı.

Ayrıca Yakın tarihe kadar Yusuf Ziya Paşa ve aile efradının ruhları için Yusuf Ziya Paşa Camisi imamları tarafından her Cuma akşamı Yasin-i Şerif ve Ramazan aylarında ise Hatim okunduğunu bilmekteyiz. Bu hususu hem İmam Mehmet Emin ERDEM Efendi evlatlarından hem de rahmetli Muharrem ÖZKAN hocamdan dinlemiştim. Paşa ve aile efradına ilçemizin vefasını gösteren bu geleneğin günümüzde devam edip etmediğini bilmiyorum. Umarım devam ediyordur. Gelecek sayıda Cumhuriyet dönemi kaymakamlarımızdan iz bırakanlar ile devam edeceğiz. Saygılarımla. Şiir olarak camimizin minberinin batı kısmında yer alan Yusuf Ziya Paşa’nın münacaat tarzı şiirini sunuyorum.

Çün hadiste emr buyurdu nebiyy-i Mustafa

İktidâen dürr-i pâke camii kıldım binâ

Hep işim cürm ü hatâdır kıl inayet ey kerim

Rahmeti biaddınadır itimâdım dâimâ

Hüsn-i zandan gayri nem var müznibim destim tehi

Nâili afvınla şâd-ü hurrem et yevm-ül- cezâ

Her kusûruyla kabûl etmen diler bu câmii

Dergâhı izzinde ol yüzü kara Yusuf Ziya

(1) Sabit BİLGİN: Yusuf Ziya Paşa Camisi ve Külliyesi, Osmanlı Döneminde Keban Madeni Eminleri ve Keban Kaymakamları



Bu yazı 464 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
4889 Okunma
3543 Okunma
2268 Okunma
1676 Okunma
1383 Okunma
1264 Okunma
1224 Okunma
1193 Okunma
1113 Okunma
1090 Okunma
991 Okunma
778 Okunma
776 Okunma
736 Okunma
683 Okunma
668 Okunma
634 Okunma
608 Okunma
580 Okunma
575 Okunma
555 Okunma
545 Okunma
534 Okunma
515 Okunma
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


HABER ARA
YUKARI