Bugun...


EĞİTİMCİ - YAZAR : MİDRAN YOKUŞ

facebook-paylas
KEBAN KÖYLERİ:(28)NİMRİ(NİMİRLİ)-12
Tarih: 02-10-2025 11:53:00 Güncelleme: 02-10-2025 11:53:00


KEBAN KÖYLERİ:(28)NİMRİ(NİMİRLİ)-12

Midran YOKUŞ

 

(MUSA EMİ, YAHYA KİRVE VE HASAN AĞA)

 

Nimri köyü tarihine dair yorum yapacak kadar derin bir tarih bilgisine sahip değilim. ‘Sacayağı’ misali, Nimri, Bayındır ve Denizli köyleri birbirleriyle akraba-hısım-kirve olup çok sıkı ilişkileri vardır. Ayrıca komşu köylerle de tarihe dayanan dostlukları oldukça önemlidir.

 

Unutmayalım, insan hikâyelerin kahramanları bizi oldukça etkiler.Örneklersek, Nimri köyünden Musa Coşkun’un,(yörede ‘Musa Emi’ denir) Bursa’da müteahhit olduğu zamanlar bir çok okul, çeşme ve halka faydalı benzer hayır kurumu işler yaptığı biliniyor. Tarihini çok net hatırlamıyorum, muhtemelen 2020’li yıllardı. O tarihlerde, Musa Emi’nin, Maden ya da Palu ilçesine bir Meslek Lisesi yapacağı haberi, Keban’da konuşuluyordu. Hatırlayabildiğim kadarıyla ilçemiz Halk Eğitim Müdürü, lise müdürü öğretmen arkadaşım Hakan Can ve diğer dostlarımız, Musa Emi’ylegörüşüp okulun Keban’a alınmasıricasında bulunmaları için bir toplantı yapmayı düşünmüşler. 80’li yıllarda, Musa Emi’nin köyü Nimri’de öğretmen olarak görev yaptığım için, muhtemelen ve olası bir faydamın olacağını düşündüklerinden toplantıya benim de katılmamı istemişlerdi. Kurum amirlerinden de katılan da vardı. Toplantı Alabalık tesislerinde yapıldı. Organizatörlüğü Halk Eğitim Müdürümüz yapıyordu. Konuşmacıların tümü Musa Emi’denokulun Keban yapılması için ricada bulunduktan sonra söz sırası bana geldiğinde, Musa Emi’yi selamlayıp yaptığı hizmetleri sıraladıktan sonra: “Musa Emi, gönülleri rahmet istedi, ölülerimiz ne Palu’da ne de Maden de, bu topraklarda gömülü. Bizim gönlümüz debu kıymetli hizmetinizin Keban’a nasip olmasını istiyor” deyince, oturduğu yerden ayağa kalkıp, elini bastonuna dayayıp: “ Öğretmenim… öğretmenim… sen var olasın, sen sağ olasın… Ben daha önce Keban’a bir ilkokul yaptırdım. Keban’dan birileri ‘Biz çocuklarımızı Kızılbaşın yaptığı okula asla göndermeyiz, demiş! Peki sen benim yerim de olsan okulu Keban’a mı yaparsın,yoksa Maden’e mi yaparsın?”Doğrusu,bu soru karşısında donakalmıştım. Ne söyleyeceğimi, nasıl yanıtlayacağımı bilemiyordum.

 

Anton Çehov’un meşhur sözü aklıma geldi: “Üç çeşit insan vardır. Birincisi ekmek gibidir, her gün aranır. İkincisi ilaç gibidir, lazım olunca aranır. Üçüncüsü mikrop gibidir, aramaya gerek yok, o sizi bulur.”  Her toplumda dengesiz ve bir mikrop illaki vardır. Pederim diyeceğine, ‘p...’ der ve bir çuval inciri berbat eder.

 

Üzülerek belirtelim ki, okumayan, araştırmayan, cahil cühelanın uzun yıllardır, Alevilerle ilgili şeriat söylemleri, “Mum söndü, ana-bacı tanımıyor, kâfir, sapkın, katli vacip, kanı helal, nikâhı geçersiz” gibi abuk sabuk, aşağılıkça iftiralar ve ırkçı söylemler ancak halklar arası düşmanlığı körüklemekten başka her hangi bir işe yaramamıştır.Ahlak, hukuk, din, felsefe, bilim ve politikanın temel görevi ‘insan’ olmaktır. O yıllar, ülke genelinde ve Keban özelindede bu yaklaşımdan olabildiğince uzaklaşılmış; Alevi-Sünni, Kürt-Türk, sağcı-solcu çatışmaları doruk noktasına ulaşmıştı.Hatırlayabildiğim kadarıyla, toplantı sonucunda beklentilerkarşılanmıştı. 

 

Musa Coşkun, Keban ilçe merkezi Fırat Mahallesi’nde 1986 yılında kendi ismini verdiği Musa Coşkun İlkokulu’nu yaptı, daha sonra bu İlkokul, Musa Coşkun Ortaokulu adını alır. 2010-2012 yılında Keban Fırat Mahallesi’nde 4 katlı Milli Eğitim Hizmet Binası inşa etmiştir. Bu binanın birinci katında Milli Eğitim Müdürlüğü, ikinci katı Öğretmen Evi Misafirhanesi, üçüncü katı Öğretmen Evi Müdürlüğü ve dinlenme alanı,dördüncü katı Hacı Fevzi KonferansSalonu olarak hizmete sunulmuştur. Musa Coşkun kendi köyü olan Nimri Köyü’ne 1 Cami, 1 Gasilhane ve köyün mezarlık alanı duvarlarını yaptırmıştır.Musa Coşkun, bu hizmetleriyle halkın takdirini kazanmış ve bu hayır kurumlarıyla anılmaktadır.

 

Aradan aylar geçti, ben Ankara Gazi Eğitim’den mezun olup, orta öğretime geçince, Ankara İncesu Lisesi’ne tayinim çıktı ve uzun yıllar bu topraklara hasret kaldık.

…………

Bu yıl köy muhtarlığı ve köy derneğinin düzenlediği yıllardır sürdürülen “Ağbaba Ziyareti, Kurban Günü”nde haberimizin olmayışına doğrusu üzüldüğümü belirtmeden geçemeyeceğim!

 

Nimri köyüne en son uğradığım 2018 yılında,“Ağbaba Kurban Günü” tek kelimeyle mükemmel bir organizasyondu.Nimri Dayanışma Derneği Başkanı Mine Tan Dehmen tarafından Nimri’de, derneğin sanatsal etkinlikleri ve geleceğe yönelik tasarımları umut dolu ifadelerle anlatıldı. Sevgili Suna Dehmen’in verdiği bilgilerden, yedi adak, toplam sekiz kurbanın kesildiği ve bu lokmadan sekiz yüz kişinin yemek yediği güzel bir günün sonunda, dostlarım, Veysel ve Kenan Öztürk’ün evinin bahçesinde sanat havasında geçen çay sohbetimiz, deyim yerindeyse uzaktan gelmiş bir dervişin kırk yıllık anılarını hatırlamasıydı. Hizmetleri ve lokmaları Ulu Divan’da kabul görsün…

 

Gittikleri sonsuzlukta tüm Nimri’li saygın dostlarım ve büyüklerim toprağınca dinlensin; Devr-i daim, ruhları şad olsun…

(Yazı devam edecektir.)

 

-

(*) Ölmedi.

Faydalandığım kaynaklar:

1. A. Yaman,

2. Hüsnü Gürbay, Kızılbaşlık Kökeni Evrimi ve Felsefesi, Peri Yayınları,

3. Vecihi Timuroğlu, Dersim Tarihi, Yurt Yayınları,

4. Mehmet Bayrak, Kürt Sorunu ve Demokratik Çözüm, Öz-ge Yayınları,

5.Dr. Kenan Öztürk, Nimri Köyü notları.

-

 

 



Bu yazı 132 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
5282 Okunma
1451 Okunma
1327 Okunma
622 Okunma
617 Okunma
483 Okunma
438 Okunma
419 Okunma
402 Okunma
312 Okunma
300 Okunma
295 Okunma
279 Okunma
246 Okunma
242 Okunma
241 Okunma
5282 Okunma
4561 Okunma
4452 Okunma
4304 Okunma
4160 Okunma
3927 Okunma
3898 Okunma
3237 Okunma
3143 Okunma
3083 Okunma
3007 Okunma
1451 Okunma
1327 Okunma
1261 Okunma
1111 Okunma
1059 Okunma
922 Okunma
898 Okunma
846 Okunma
811 Okunma
795 Okunma
746 Okunma
721 Okunma
716 Okunma
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


HABER ARA
YUKARI