İYİ BAYRAMLAR
Bayramlar, toplumların dini ve kültürel geleneklerini yaşattıkları; toplumsal beraberliğin, sevinç ve mutluluğun bir arada yaşandığı özel gün veya günlerdir. Bu özel günlerde sorunlar, sıkıntılar, acılar bir nebze ertelenerek sevinç ve mutluluğa dönüştürülür. Eş dost, arkadaş ve akrabalar arasında oluşmuş kırgınlık ve dargınlıklar giderilerek sevgi, saygı ve hoşgörü oluşturulur. Bu yüce duyguları yaşayıp paylaştığımız bu bayrama erişmenin mutluluğunu yaşıyorum. Eş, dost, akrabalarımın, arkadaşlarım ve okurlarımın bayramlarını canı gönülden kutluyor, sevdikleriyle sağlıklı, huzurlu ve mutlu nice bayramlara ulaşmalarını diliyorum.
Geçmişte dost, akraba ve komşu ziyaretleri; hasta, muhtaç ve yoksullara yapılan ziyaretler ve yardımların günümüzde değerini yitirdiği acı bir gerçek. İmkanları olanlar fakirlere, dul ve yetimlere, öksüzlere el uzatmaktan kaçarak sahillere, tatil beldelerine kaçmayı yeğliyorlar. Toplumumuzun yaşam koşulları hızla değiştiğinden ülkemizin büyük bölümü geleneklerimizden, örf ve adetlerimizden hızla koparak Kapitalist yaşamın kuralları doğrultusunda hareket etmeye başladı. Geçmişte akrabalar arasında sürdürülen bayram yemekleri, aile büyüklerini ziyaretler, çocukların evden eve dolaşarak şeker ve mendil toplamaları, kesilen kurban etlerinin belirli bir payının fakirlere ve kurban kesmeyen komşulara dağıtılması gelenekleri hızla kayboldu.
Çocukluk yıllarımı anımsadıkça bizim hiç bayramlarımızın olmadığını anladım. Sürekli geçim derdindeydik; gece gündüz, hafta sonu ve bayram günlerinde ya çift çubuk, ya da ekin biçip harmanda düven sürüyorduk. Bağ ve bahçede su suluyorduk, davar ve sığır peşinde dağlarda koşturup duruyorduk.
Ne bayramın başlayacağı günü, ne de biteceği zamanı anlamadan geçip gitmişti çocukluğumuz.
Tek bildiğimiz bir bayram vardı: her yıl ekinler biçilip, harmanlar kaldırıldıktan sonra köylülerimizin ağustos ayının ikinci haftasında aksatmadan gittikleri Göl ziyareti. Herkes, o güne kadar üstlerindeki güneşten kavrulup solmuş, yıpranıp yırtılmış ve yırtılan yerleri yamalarla kapatılmış kıyafetlerini çıkarıp atar, yıkanıp paklanarak evde bulduğu en yeni ve temiz elbiselerini giyerek hazırlanırdı ziyarette. O günün sabahı komşular birlikte kurbanlıklarını alarak Karagöz dağının eteklerinde çıkan ve “Göl” olarak anılan çeşmenin başında bir araya gelirlerdi. Burada toplanan köylüler yıl içerisinde sebzesine, ekinine giren komşunun hayvanlarından dolayı veya çocukların kendi aralarında yaptıkları kavgalar sonucunda oluşan dargınlıklar giderilerek, dargınlar barıştırıldıktan sonra getirilen kurbanlar kesilmeye başlanırdı. Belirli alanlara kurulan ocaklarda kurban etleriyle pişirilen yemekler ve yapılan salatalardan komşular birbirlerine ikram ederek günün bayram havasında geçmesini sağlıyorlardı. Bu ziyaret alanında toplanan insanlarımız içten gelen duygularla yeni yılın bereketli olması için dualar ediyorlardı. Komşular arasında oluşan samimi duyguların artırılması sağlanırdı..
Günün sonunda herkes evlerine dönerken yüzlerindeki mutluluğun bir sonraki yıl da sağ salim nasip olması dilekleriyle ayrılıyorlardı bu alandan. Kimi doğrudan evlerine dönerken bazı aileler de önlerinden geçtikleri mezarlıkta aralarından ayrılmış olan ölülerine dualar okuyarak “Ya Rabim ölülerimize rahmet eyle, bizlere de sıralı ölüm nasip et!” temennileriyle dönerlerdi evlerine. O gün ayrıca hasta ve yaşlıların evlerine gidilerek hal hatır sorulur, kurban etiyle pişirilen yemeklerden bu evlere bırakılırdı
Günümüzde ne bağ bahçe işleri ne de ekin ve harman işleri kaldı. Bununla birlikte Göl ziyaretleri de bitti. Köyde bulunanlar köyün parkında toplanarak aldıkları kurbanlıkları kesip düğün havasında birbirlerine ikram ediyorlar. Sağlıkla pişirip yesinler, afiyet olsun. Gidip gelme imkânım olmadığı için bu bayramda; sınırların olmadığı, barış ve özgürlük şarkılarının söylendiği, yoksulluğun bitirildiği, egemen güçlerin hüküm süremediği bir dünya özlemiyle tüm dost, arkadaş ve akrabalarımın bayramlarını kutlar, sağlıklı ve huzurlu nice bayramlara ulaşmaları dileklerimi tekrarlamakla yetiniyorum. Sevgi ve saygılar.