SEMBOL DİLİ VE BİLİNÇALTI SEANS UYGULAMALARI (ÜÇÜNCÜ MAKAELE )
.jpg)

Bilinçaltı duygu ve düşüncelerimizi düzenlemek için nefes terapisine ihtiyaç duymamızdır. Doğumdan itibaren nefes alma yaşamsal olmamızın gereğidir. Belki ilk dünyaya geldiğimizde en sağlıklı ve en doğru nefesi alan bir bebek olmamızdır. Bebek iken en doğru nefes alma ve vermeyi becerdiğimiz halde yaşamın sonraki dönemlerinde yaşlarımızda nefes almayı önemsemeyip doğru nefes almayı ihmal etmiş olmamızdır. Farklı nefes alma ve verme yol ve metodu vardır.
Genel anlamda insan olarak kaliteli nefes almak sağlık, huzur ve mutluluğumuz için yaşamsal olmasıdır. Çocukluk yaşlarından itibaren bu konuyu önemli görmek ve çocuklarımıza bu konuda rehberlik yapmak önemlidir. Nefes almanın bir iki örneğini verecek olursak burundan almak ve burundan geri vermektir. Sol burnumuzu kapatmak sağdan nefes almak ve sağ burundan geri vermektir. Sağ burnumuzu kapatarak sol burnumuzdan nefes almak ve sol budunumuzdan vermektir. Nefes alırken yavaşça almak ve vermekti
Nefes alma verme şekilleri, hem bedensel sağlık hem de zihin–bilinçaltı dengesi açısından çok önemlidir. Tasavvufî gelenekte (örneğin İbn Arabî, Mevlânâ, Bursevî) nefes “nefs” kelimesiyle aynı kökten gelir yani ruh, yaşam, varlık bilinci anlamını taşır.Modern bilim de bunu destekler: nefes alma şekli sinir sistemini, duyguları ve düşünce kalıplarını doğrudan etkiler. Aşağıda sana hem tasavvufî, hem de modern fizyolojik ve bilinç çalışması temelli nefes alma verme şekillerini açıklayacağım.
Doğru nefes (diyafram nefesi) :amaç: bedene oksijenin tam girmesi, sinir sisteminin sakinleşmesi, odaklanmanın artması. Nasıl yapılır: Burnundan yavaşça nefes al. Göğsün değil, karnın (diyaframın) şişsin. Nefesi 3–4 saniye tut. Ağzından ya da burnundan yavaşça ver. Nefes verirken karın içe doğru çekilsin. Oran: 4 saniye al – 4 saniye tut – 6 saniye ver. Etki: Kalp atışı yavaşlar, zihin durulur, stres azalır.
Tasavvufî anlamda bu nefes “Huzur nefesi”dir. Çünkü her nefeste farkındalık vardır.
İbn Arabî şöyle der: “Her nefes, bir yaratılış anıdır.” Bu, her nefeste yeniden doğuş bilinci demektir. Nefesin Farkına Varma (Şahit Nefesi),Amaç: Zihni sessizleştirip, farkındalığı artırmak.
Nasıl yapılır: Hiçbir şekilde nefesi değiştirme. Sadece nefesin gelişini ve gidişini gözlemle.“Ben nefes alıyorum” değil, “Nefes bende oluyor” farkındalığıyla izle. Etki: Zihin düşünceyle değil, şahitlikle dolmaya başlar. Tasavvufî karşılığı: “Nefesi Hak ile almak” yani her nefeste Yaradan’ı hatırlamak. Bu nefes biçimi bilinçaltındaki otomatik tepkileri çözmeye yardımcı olur. Nefes Tutma (Zikrî Nefes veya Hal Nefesi) ,
Amaç: Enerjiyi merkezlemek, bilinci derinleştirmektir. Tasavvuf ehli bu nefesi genelde “zikir” sırasında kullanır. Nasıl yapılır: Burnundan derin nefes al. İçinden “Hu” ya da “Allah” zikrini tekrarlayarak nefesi tut. Nefesi verirken içsel olarak “Hu” de ve tamamen bırak. Etki: Bilinçaltı temizliği, kalp ritminin dengelenmesi. Süre: Yeni başlayanlar için 3–5 saniye tutmak yeterli. Bu nefes, aynı zamanda duygusal yüklerin çözülmesini destekler. İbrahim Hakkı Bur sevi’nin ifadesiyle: “Her nefes, gönülden pası giderir.”
Dört Zamanlı Nefes (Kutsal Denge Nefesi) ,Bu teknik hem eski Hint pranayama, hem de tasavvufî seyr uygulamalarında bulunur. Dört aşaması vardır: Alış (İnspiryum) İlahi kudretin alınışı,Tutma (Kavs) Bilincin merkezlenişi,Veriş (Ekspiryum) Arınma ve teslimiyet,Bekleme (Sükûn) Boşluk, tefekkür hali,
Oran: 4–4–4–4 (örneğin 4 saniye al, 4 tut, 4 ver, 4 bekle) , Etki: Zihin-beden-ruh dengeye gelir. Tasavvufî anlamı: “Her nefeste doğ, öl ve diril.”
Kalp Nefesi (Aşk Nefesi) : Amaç: Kalp merkezini (göğüs ortası) açmak, sevgi ve huzur enerjisini artırmak. Nasıl yapılır: İlini kalbinin üstüne koy.Burnundan derin nefes alırken kalbini ışıkla dolu hayal et. Nefesi verirken bu ışığın tüm bedene yayıldığını hisset.
Her nefeste içinden şu niyeti geçir: “sevgiyle alıyorum, sevgiyle veriyorum.” Etki: Duygusal denge, huzur, şefkat.