KEBAN KÖYLERİ: (30) AĞANDON (DENİZLİ) - 1
10. 09. 2024
Denizli köyümüzün yetiştirdiği değerli bilim insanı Prof. Dr. Ali POLAT, Dünya Akademisyenleri sıralamasında ilk % 0,5 dilimde yer almıştır.
Akademik çalışmaların istatistiksel analizini yapan, merkezi Kaliforniya’da bulunan Scholar GPS Şirketi’den beş hafta önce aldığım 2022 yılı verilerine dayanarak yapılmış dünya akademiyseler sıralamasında ilk % 0,5’e girdiğini belirten elektronik iletinin bilgilerini aşağıda sizlerle paylaşıyorum:
Bu sıralama, 1970 yılında köyümde (Denizli Köyü, Keban-Elazığ) başlayan Adana, Elazığ, İstanbul, Cambridge (İngiltere), Houston (ABD), Saskatoon (Kanada), Mainz (Almanya) ve Windsor’da (Kanada) devam eden 50 yıllık eğitimin-öğretimin bir ürünü.Eğitim ve öğretim yaşamımda bana emeği geçen Cumhuriyet öğretmenlerime, her türlü özveriyi yaparak bana destek veren aileme, adlarını tek tek sayamayacağım tüm akrabalarıma ve de arkadaşlarıma içtenlikle teşekkür ediyorum.
“Bilimsiz yol karanlıktır” Hacı Bektaş Veli
“Yaşamda en gerçek yol gösterici bilimdir. Mustafa Kemal Atatürk
Karalıklara karşı bilimle yaşayın, bilimle aydınlanın. Saygılarımla…
Prof. Dr. Ali POLAT
ÜLKELERİN AYDINLARI, GÜNEŞTEN ÖNCE DOĞAR...

Ali POLAT
Kısa özgeçmiş, 2022
Ali Polat 1963’de Elazığ’ın Keban ilçesi Denizli köyünde doğdu. İlkokulu köyünde, ortaokulu ve liseyi ise Adana’da bitirdi.
1988’de İstanbul Teknik Üniversitesi'nden jeoloji mühendisi olarak mezun oldu. 1988-1989’de İngiltere’de İngilizce dil eğitimi aldı.
Yüksek lisansını 1992’de ABD’nin Houston Üniversitesi’nde tamamladı ve doktorasını ise 1998’de Kanada’nın Saskatchewan Üniversitesi’nde tamamladı. 1998-2001 yılları arasında Almanya’nın Max-Planck Enstitüsü’nde Yer kimyacısı olarak çalıştı.
2002’den beri Kanada’nın WindsorUniversitesi’nde jeoloji profesörü olarak görev yapmaktadır. 2013-2020 yılları arasında Kanada Yerbilimleri Dergisi’nin Baş editörlüğünü yaptı.
Ali Polat’ın uluslar arası dergilerde yayınlanmış 140’dan faza makalesi bulunmaktadır. Ali Polat ayrıca altı jeoloji kitabının yazımına katkıda bulundu, uluslar arası konferanslarda 80’nin üzerinde sunum yaptı.
Ali Polat, Kanada, Grönland, Çin, İzlanda, Alaska, Mısır ve Türkiye’de jeolojik çalışmalarda bulundu. Uzmanlık alanları Dünya’nın ilk iki milyar yıllık tarihi, ilk kıtaların kökeni, tektonik, magmatik kayaç petrolojisi, yer kimyası olan Ali Polat, yüzlerce bilimsel makaleye ve onlarca bilim projesine bilirkişilik yaptı.
Birçok ödül sahibi olan Ali Polat, 2014’de Kanada Jeoloji Birliği W.W. Hutchison Bilim Madalyası ile ödüllendirildi ve yine aynı yıl Çin Halk Cumhuriyeti Üstün Yetenekli Yabancı Bilim Adamı (Changjiang) ödülüne layık görüldü.
Stanford Üniversitesi’nin 2019 yayınladığı dünya bilim insanları sıralamasında ilk %2’ye giren Ali Polat’ın yayınladığı makaleler bilim litaretürün de 10 bin den fazla atıf almıştır.
<><>
Prof. Dr. Ali Polat
Elazığ - Keban Denizli Köyünün yetiştirdiği
Jeoloji - Yer Bilimi dalında ülkemizin Bayrağını
Yurt dışında dalgalandıran Değerli bir bilim insanımızdır...
(12. 07. 2025, Selahattin Yalçıner)
DENİZLİ
Nam-ı Diğer
AĞANDON
DENİZLİ KÖYÜ
GELİŞTİRME ve GÜZELLEŞTİRME
DERNEĞİ
Baskı / Dizgi: Rem Ofset
274 39 60 (3 Hat)-288 14 88
Ağustos 1999
Denizli Köyü Geliştirme ve Güzelleştirme Derneği
Denizli Köyü, Keban / Elazığ
Kitabın tüm hakları Denizli Köyü Geliştirme ve Güzelleştirme Derneği’ne aittir.
(Kaynak kitap, PirhasanDOĞAN’ın arşivinden alınmıştır. Teşekkürler…)
Sunuş
Tarih ancak yazılı olarak varlığını sürdürebilir ve elbette inandırıcılığı da o anlamda tartışılmaz olur.
İnsanoğlunun en küçük yerleşim birimi olarak köyler, yüzyıllardır varlığını sürdürdü ve bugün de sürdürmektedir.
Bu kitapçığın hazırlanma düşüncesi, son yıllarda boşalmakla yüz yüze kalan köyümüzün, geçmişiyle bugünü ve geleceği arasında bir köprü kurarak, ortak mirasımızın gelecek kuşaklara aktarılması gerekenleri yazılı hale getirme çabasıdır.
Bu çalışmaya yazılı olarak kaynaklık eden, Süleyman KARAMAN’ın 1972 yılında hazırlamış olduğu 9 sayfalık dökümandır. Sözlü olarak ise; başta Hidayet ŞENER ve Cevriye ODABAŞI olmak üzere köylülerimizin anlatılarından yararlanılmıştır.
Dilsel, tarihsel ve kültürel ciddi bir tarihçe için elimizde yeterince yazılı kaynağın ve araştırma süresinin olmayışı nedeniyle, elinizdeki kitapçık size yetersiz gelebilir. Daha ileri çalışmaların başlangıcı olması dileğiyle kitapçığa emeği geçen tüm dostlara teşekkür ederiz.
İmecelerden, püşürüklerden, düğünlerden, cenazelerden bugünlere taşıdığımız dayanışma geleneğimiz, Derneğimizin bundan sonra sürdüreceği etkinliklere yön verecektir. Bu geleneklerimizi sürdürebilmek için derneğimizin etkinliklerine daha çok katılım sağlayacağınızı umut ediyoruz.
“El eli yıkar
El döner yüzü yıkar.”
Tarihçe
Denizli Köyühale bulunduğu alan üzerinde Artukoğulları zamanında M.S. XI. yy.’da kurulmuştur.
Köy, 1515 yılında Bıyıklı Mehmet Paşa’nın Harput’u almasından sonra Osmanlılara bağlanmıştır. 1878 yılına kadar Arapgir’e bağlı olan köy, bu tarihte köylülerce Harput’a bağlanmak istenmiş, ancak bu istekleri Arapgir Bey ve Ağaları tarafından engellenmiştir. Uzun uğraşılardan sonra Keban’a bağlanmıştır. Bir dönem Bucak merkezi olmuş, Bucak Müdürlüğünü de Canpolatlar’dan Küçük Paşa yapmıştır. Şu anda ilçe olan Arguvan 50-60 köyü ile birlikte Bucak merkezine bağlanmıştır. Bucak binası şimdiki ilkokulun kuzeyinde binanın yeri “peg” olarak kullanılmaktadır. Köy kurulduktan sonra ABİDİN ŞEHRİ, AĞANDON ve DENİZLİ adlarını almıştır. Yahyalı Mezrası 1926 yılında köye bağlanmıştır.
Kurulduğu Yer ve Sınırlar
Köy yaklaşık olarak beş yüz yıldır ayı ayı yerde kurulu bulunmaktadır. Yalız Şemşemi, Ören, Hınzırık ve Saravutmevkilerinin de yerleşim yeri olduğu çıkan çömleklerden anlaşılmaktadır.
Komşu Köylerle Olan Sınırlar
Güneyde Nimri (Pınarlar) Köyü ile Keban Köprüsü’nün altında Şiviğin Mağara, Sarı Mağara, Sığın gediği, Karacataş, Şemsiyetepe.
Güneybatıda Bayındır Köyü ile Çift meşe, Uçacağın Tepe, Tırmıhal, Soğuk Pahar.
Kuzey batıda Saraycık Köyü ile Karaağacı Köprü, Toptaş.
Kuzeyde Hörenek (Kopuzlu) Köyü ile Saravut, Yığma Çakıl.
Kuzeydoğuda Mineyik (Dürümlü) Köyü ile Naltöken, Keban Barajı Gölü, Merteklik, Çırağın Mezarı, Kavurma Yatağı, Karakaya.
Ulaşım
.Roma (Rum) Yolu: Çakıllı mevkiinden giden yol, Çoban Söğüdü’nde üç kola ayrılmıştır. Birinci yol Ağın ve Elazığ’a, ikinci yol Keban’a, üçüncü yol köye bağlanmıştır. Bu yolun izleri halen mevcuttur.
.Sultan Murat Kaldırımı:4 metre genişliğinde olup izleri halen mevcuttur. Çataltepe, Çayırı Kenarı mevkiinden gelerek Çoban Söğüdü’nde Rum Yolu’yla birleşir ve Enni Kuyu’da ikiye ayrılır. Bir kolu Ağın’a, bir kolu da Fırat Irmağı’nı takip ederek Elazığ’a varırmış. Bu yolun Lakkam Deresi üzerinde kurulmuş olan kagir köprü daha sonra yıkılmıştır.
.Kemaliye-Arapgir-Keban Şosesi: Osmanlılar döneminde yapılan bu yol, Fırat kenarında başlar, köyün güney ve batısından geçerek Malatya, Arapgir, Kemaliye, Erzincan ve Sivas’ı birbirine bağlar. Bu yol 80’li yıllarda genişletilerek asfaltlanmıştır. Yolun Keban ve Elazığ’la bağlantısı önceleriApat ve Sal ile sağlanıyormuş. Daha sonra yapılan tahta köprü (Kemer Köprü) ise Keban Barajı’nın yapımında baraj gövdesinin altında kalmıştır.
.Ağın Şosesi:Köyün karşısındaHarmanlar’ın arkasında yapılmış, Baraj yapıldıktan sonra iptal edilmiştir.
Köyümüz Keban’a on, Elazığ’a elli bir, Ağın’a otuz, Arapgir’e otuz dört, Malatya’ya doksan kilometre uzaklıktadır. Yollar asfaltla kaplıdır.
Tarihi Eserler:Medrese, hamam ve çeşme Artukoğulları döneminde yapılmış olup, 1250 yılında Erzincan depremi ile yıkılmıştır.
Hamam
Bugünkü Tekke Kayası Köprüsü’nün solunda Mesude Hanım’ın bahçesinin bulunduğu yerdeymiş. Hamamın taşları Sarı Mağaradan getirilerek yapılmış. Hamam yıkıldıktan sonra taşların bir kısmı Sultan II. Abdülaziz döneminde Kışla Köprüsü ve köydeki kimi evlerin yapımında kullanılmıştır.
Medrese
Köyde 20.yüz yılın başına kadar medrese ve okuma odaları varmış. Burada ücretli hocalar tutulur, okuma-yazma ve dini dersler verilirmiş. Bu medrese ve okuma odalarından yetişenler:
-Haydar Uşağı’ndan Köse Mustafa; Halep’te subaylık yapmış.
-Kantar Uşağı’ndan Arap İsmail; Subay.
-Mandollu’lardanMusa Kazım; Subay.
-Acem Uşağı’ndan Hüseyin Bayraktar; Osmanlı Ordusu’dan subaylık yapmış, İran, Irak seferlerine katılmış ve yaralanmıştır. Öldükten sonra köyün batısındaki şose kenarına defnedilmiş. Halen mezar yeri bellidir.
Makgıt Ha (Vakıf Han)
Roma Yolu’nun köyden geçen kolu üzerinde, 13. yüzyıl Selçuklular döneminde yapılmış, 800 yıllık geçmişi vardır.Kervansaray’ın taşları Kızıldere’den, suyu Cüge Deresi’nden getirilmiş olup, su kanalları Ahmet Çavuş’un Bağı’nın içinde mevcuttur.
Ha, 300 metre kare ala üzerinde kurulmuş olup, kapısının üzerinde çift başlı kartal figürü bulunmaktaydı. Hanın girişinde sağ ve solda ufak oda, ikinci cümle kapıdan sonra üç bölüm üzerinden altı sütunlu büyük bir binadır.
Not: Vakıfhan’la ilgili, Av. Cem BAYINDIR kardeşimizin Keban Gazetesi(KEBAN.COM.TR.) 2. 11. 2025 tarihli köşe yazısında “Denizlihan ve IV.Murat” konusu ayrıntılı şekilde anlatılmaktadır...)
Kilise
Şemsemi yöresinde Arap Hasan’ın bahçesinde olup, kalıntıları mevcuttur.
Eski yerleşim yerleri olarak bilinen ve bu dönemlere ait çeşme, kuyu ve yapı kalıntıları bulunan yöreler: Ören, Hınzırık, Saravut, Fesgavur, Körkuyu, Harmanlar vb.
………….
(Yazı devam edecek).